Küçük Bakkalköy, Sarı Lale Sok. Liberty Plaza Kat: 3 Ataşehir / İstanbul
Yeni doğan bebeklik döneminde sık görülen göz rahatsızlıkları genel olarak şu şekilde sınıflanabilir:
1 Göz kapağında düşüklük, kısıklık, kirpiklerin içeriye veya dışarıya doğru çevrik olması, ve kapakta görülen damarsal tümörler ( hemanjiyom)kapakların gelişimsel olarak en sık gördüğümüz bozukluklarıdır. Bunların çoğu ılımlı düzeydedir ve bebeğin göz bebeğini kapatmıyorsa genel olarak bir müdahaleye gerek yoktur. Ancak özellikle kapak düşüklüğü tek taraflı ve bebeğin göz bebeğini kapatıyor ise önemlidir ve o gözde tembelleşmeye neden olabilir.
2 Bebeklik döneminde göz yaşı kanal tıkanıklığı oldukça sık görülen bir problemdir. Tıkanıklık kanalın herhangi bir bölgesinde olabilirken en sık olarak kanalın ucunda bulunan bir zar nedeniyledir. Özellikle sezaryen ile doğumlardan sonra bebek doğum kanalında sıkışıp basınçla bu zar yırtılmadığı için daha sık görülmektedir. Doğumdan itibaren veya ilk haftalarda sulanma ve arada çapaklanmalarla birlikte gider. Burun köküne hafifçe bastırmakla göze geriye kaçan göz sekresyonu gözlenebilir. Çapaklanmanın olduğu dönemlerde uygun damlalar kullanılması ve doktorunuzun önereceği şekilde burun köküne yapılacak masajlar genellikle ilk yaş içinde yeterlidir ve kanalın açılmasını sağlar. Eğer kanal yine de açılmaz ise sondalama denilen ufak bir işlem ile kanalın açılması gereklidir. Sondalama için 1 yaşını çok geçmemeyi tavsiye ediyoruz. Kemik yapılar sertleştikçe yapılacak olan işlemin etkinliği azalabilir.
3 Göz bebeğinde görülen şekil bozuklukları gözün renkli kısmında bir bölümün veya tamamının yokluğu, renklerinin farklı olması veya göz bebeğinin yerinin farklı olması şeklinde olabilir. Bu durumda tam bir göz muayenesi yapılması ve yapısal bozukluğun arkaya göz sinirine uzanıp uzanmadığının kontrolü uygun olacaktır. Bu yapısal bozukluğun görme açısını kapatmadığı mutlaka kontrol edilmelidir.
4 Bizim dışarıdan gözlemlemediğimiz, gözün arka kısmında sinirini ilgilendiren yapısal kusurlar da ancak bir göz doktoru tarafından saptanabilir.
5 Hipermetropi, miyopi, astigmat gibi kırma kusurları doğuştan itibaren olabilir. Normalde yenidoğan bebeklerin %80‘i hipermetroptur, diğer kırma kusurları daha az sıklıkta gözlenirler. Hipermetropi belli bir düzeyin altında ise ve her iki göz eşit ise bebek için görme ile ilgili bir problem oluşturmaz. Ancak her iki göz arasında kırma kusuru farkı var ise görmenin öğrenildiği dönemde kırma kusurunun yüksek olduğu göz görmeyi bulanık öğrenir ve tembel kalır. Yüksek farklı kırma kusuru kayma, tek gözde kısılma gibi bir takım belirtiler vermeden de bulunabilir, bu nedenle 6 aylıktan itibaren göz muayenesi bebeklerde önem kazanmaktadır.
Yenidoğan ve bebeklik döneminde doğumdan sonraki ilk 2 gün ve 1 ay içinde bakteri ve virüsler gözde enfeksiyona neden olabilirler. Bebeğin gözünde çapaklanma, kızarıklık, akıntı, bebekte huzursuzluk ve kapaklarda şişliğe neden olabilirler. Uygun antibiyotiklerle tedavisi yapılmalıdır.
Bebeğimiz doğduğunda bizim gibi göremez. Görme yetisi gözüne ilk ışığın geldiği anda gelişmeye başlar ve ilk 6 ayında erişkin düzeyine yaklaşır. Her iki gözün aynı anda kullanılması ve birlikte hareket etmesi yine beyin tarafından öğrenilen bir süreçtir ve 5-6. ay civarı derinlik hissi geliştikçe gözler birlikte hareketi öğrenmiş olur. Bu nedenle ilk aylarda bebeklerin gözünde ara sıra olan kaymalar normaldir ve zamanla azalır. Ancak sabit kaymalarda dikkatli olmak gereklidir ve mutlaka hekim muayenesi gereklidir. Kaymalar kasların dengesizliğinden zayıflığından kaynaklanabileceği gibi bazen de görme azlığına bağlı olarak oluşabilir. Tek taraflı olan kaymalar o tarafta göz tembelliğine neden olacağı için erken dönemde tedavi edilmelidirler. Doğumsal bazı kaymalar gözlük veya kapama gibi tedavi yöntemlerinden fayda görmezler ve bebeğin her iki gözü ile görmeyi öğrenebilmesi için erken dönemde ki -bu ilk bir yaştır- cerrahi olarak düzeltilmelidir. Prematür retinopatisi 32 haftadan erken ve 1500 gr ağırlığından düşük doğumlarda prematür retinopatisi denilen, gözün sinir tabakasının gelişimi ile ilgili, hızlı ilerleyici bir problem görülebilir. Erken doğan ve düşük doğum ağırlığı olan bebeklerde mutlaka 1 ayda göz muayenesi gereklidir.
Katarakt doğumsal olarak olabileceği gibi doğum sonrası da gelişebilir. Tek taraflı veya her iki gözde olabilir. Bebeğin gözbebeğinde noktasal veya daha büyük bir beyazlık şeklinde aile tarafından da fark edilebilir. Doğumsal kataraktlar ailevi, sistemik bir hastalıkla birlikte, anne karnında geçirilen enfeksiyonlar , hamilelikte kullanılan bazı ilaçlar ve röntgen ışınları sonucu veya ortada hiçbir neden bulunamazken de oluşabilirler. Hangi nedenle olursa olsun, bebeğin görme yolunu kapatıyor, görmesini engelliyor ise bebekte göz tembelliği ve kalıcı görme bozukluğuna yol açmaması için erken dönemde ameliyat önerilir.
Yenidoğanda göz tansiyonu gözde büyüme saydam kısımda bulanıklaşma ile kendini gösterebileceği gibi sadece ışık hassasiyeti ve sulanma gibi belirgin olmayan belirtiler de gösterebilir. Erken dönemde yakalanması göz sinirinin zarar görmesini önler ve kalıcı görme kaybından korur. Bebeklerdeki göz tansiyonunun tedavisi genel olarak cerrahidir.
Yenidoğanda doğuma bağlı damar çatlamaları gözde kızarıklıklar görülebilir. Özellikle zor doğumlarda gözün retina dediğimiz arka kısmında kanama ve ödem, ön saydam kısımda da bulanıklık oluşabilir. Bu iki durum da genellikle kendiliğinden toparlar.
Kapakta oluşan ve bazen doğum lekesi olarak da adlandırılan damarsal tümörler ( hemanjiom)kapak düşüklüğüne gözde basıya neden olmuyor ise genellikle beklenir ve bir tedavi gerektirmezler. Ancak büyük ise, kapakta düşüklüğe ve gözde basıya neden oluyor ise tedavi yapılmalıdır. Ağızdan ilaç kullanımı veya lezyon içine yapılan ilaçlar ile hemanjiomlar etkili bir şekilde tedavi edilebilirler. Göz içi tümörleri bebeklik döneminde çok daha önemlidir ve acil müdahale gerektirir. Yoksa bebeğin hayatını bile tehdit edebilirler. En sık olarak göz bebeğinde beyaz leke, kayma, gözde kızarıklık gibi belirtiler verebilirler.
2023 - Dr. Elvan Yalçın Tüm hakları saklıdır